Absorbsiyon, tıp dünyasında emilme ve soğurma anlamında kullanılır. Alınan besinlerin ve gıdaların bağırsaklardaki sindirimi absorbsiyona örnek olarak verilebilir.
Adaptasyon; canlının belirli bir çevrede hayatta kalma şansını artıran kalıtsal özelliklerin tümüdür ve doğal seçilim sonucu oluşur. Bir canlı bu kalıtsal özelliklere sahip olduğunda çevreye adapte (uyum sağlamış) olmuş olur. Adapte olan canlıların hayatta kalma şansı arttığı gibi, türün yok olma ihtimali de azalmış olur.
Monofiletik (yani bir atadan) bir taksonun evrimsel olarak birçok farklı forma veya hayat tarzına (yani adaptif zonlar) ayrılması durumuna adaptif yayılma denir.
Adenokarsinom, glandüler hücreler diye adlandırılan vücudun mukus salgılayan hücrelerinden kaynaklanan bir kanser tipidir.
Adezyon, birbirinden farklı yüzeylerin birbirlerine yapışma eğilimidir. Adezyon, sıvılarda ve katılarda oldukça etkili iken gazlarda pek etkili değildir. Yağmur damlalarının camın üzerinde kalması, adezyona örnek olarak verilebilir.
Maktül/Maktüle’nin ölüm saatini belirlemede böcek ve diğer eklembacaklıların ergin ve larvalarından yararlanılan ve saati doğruya yakınlıkta ya da yaklaşık olarak tahmin etmeye çalışan bir bilim dalıdır.
Adsorban, sıvı veya katı yüzeyinde adsorbatın konsantrasyonunu artıran veya adsorplayan maddeye denir.
Sıvı veya katı yüzeyinde konsantrasyonu artan, adsorplanmış maddeye adsorbat denir.
Adsorpsiyon, bir yada birden fazla maddenin bir yüzeyde bir yüzey ve yüzeyler arası tabaka oluşturacak şekilde toplanmasıdır.
Kan elbette yalnızca bir sıvı değildir; plazma, hücreler, enzimler, proteinler, antikorlar, antijenler ve diğer bileşenleden oluşan karmaşık yapılı bir karışımdır. Farklı sebepler sonucunda değişik formlarda bulunabilir. Kanın antikor ve antijenlerin tepkileri yüzünden çökelmesi durumuna Aglütinasyon adı verilir.
Kromozom üzerinde belirli bir noktada bulunan, belirli bir genin, bilinen farklı çeşitlerinden (çeşitliliğinden, varyasyonlarından) her birine verilen isimdir. Bir diğer deyişle, bir genin değişik biçimlerine genetikte verilen addır. Genlerde aynı karakteristik özelliklerin ortaya çıkmasını sağlayan genlerden her biri aleldir.
Alerji, vücudun, aslında zararlı olmayan bazı maddelerden veya hava şartlarından etkilenmesi ya da psikolojik etkenler sonucu bazı maddelere aşırı reaksiyon göstermesidir. Normalde vücudu koruyan bağışıklık sistemi, bazı insanlarda zararlı olmayan birtakım çevresel antijenlere (alerjen) karşı da aşırı yanıt verir. Bu reaksiyonlara "alerji" adı verilir. Alerjik reaksiyonlar tek tip değildir, birçok yolla ortaya çıkarlar, vücudun değişik bölümlerinde meydana gelebilirler ve çeşitli şiddette olabilirler. Alerjik reaksiyonlara neden olan maddelere "alerjen" denir.
Coğrafî izolasyonla yeni türlerin meydana gelmesine allopatrik farklılaşma denir.
Amino asit; proteinlerin oluşturduğu temel yapı taşlarıdır. Proteinler, vücut tarafından sindirilerek amino asitlere bölünürler. Bu amino asitler daha sonrasında belirli görevler için birleşerek vücutta farklı görevleri yerine getirirler. Bu görevler kalp, kas, göz, deri gibi dokuları oluşturmaktır. Bu yüzden amino asitler vücut için en önemli maddelerden bir tanesidir.
Kalbe ihtiyacı olan kan ve oksijen ulaşmadığında meydana gelen göğüs ağrısını ifade eder.
Bir cinsiyetin diğerinden daha büyük (yumurta ve sperm) eşey hücresi ürettiği eşeyli üreme şeklidir.
Anorexia nervosa (anoreksi), çoğunlukla genç kadınlarda görülen ve sıklıkla yaşamı tehdit eden kilo kaybına yol açan, aşırı şişmanlama korkusu ve besinlerden kaçma ile karakterize bir psikolojik hastalıktır.
Vücuda girmesiyle birlikte antikor oluşumunu sağlayan virüs, bakteri, parazit gibi protein yapısındaki maddelere antijen adı verilir. Her bir antikor kendisiyle uyumlu bir antijene sahiptir ve sadece onu tanıyabilir.
Antikor (antibody) veya immünglobulin; doğada bulunan maddelerin veya canlılara ait hücrelerin üzerinde bulunan ve vücudumuz tarafından tanınan antijen ismindeki biyolojik maddeleri tanıyıp bağlanabilen karmaşık moleküllerdir. Buna göre, her bir antikor kendisiyle uyumlu bir antijene sahiptir ve sadece onu tanıyabilir. Başka bir deyişle, her bir antijene karşı ayrı ayrı antikor üretilir. Bu anlamda, vücudumuz doğada bulunan hemen her biyolojik maddeye karşı antikor üretebilme kapasitesine sahiptir.
Apoenzim koenzimle birleşme durumunda olan aktif enzimin (diğer adıyla holoenzim) inaktif olduğu proteinle yüklü bölgesi olarak adlandırılır.
Gümüş, insan vücudundan kolaylıkla atılabilen bir element değildir ve sürekli olarak vücutta depolanır. Gümüşe, gümüş tozuna ve hatta gümüş içerikli diğer kimyasal bileşiklere uzun süreli maruz kalmak, vücuttaki gümüş miktarını hızla artıracaktır. Bunun sonucunda gümüşe fazla maruz kalmış kişi, mor bveya mavi bir renk almaya başlar. İşte bu durum tıp biliminde "Arjiri" olarak bilinmektedir.
Açık hava basıncı, atmosfer basıncı, atmosferik basınç veya barometrik basınç; belirli bir yüzeye, üzerindeki atmosfer kolonu tarafından uygulanan birim kuvvette verilen isimdir. Atmosfer basıncı genellikle civalı ve aneroid (sıvısız) barometreler ile ölçülür.



