Birçoğunuzun da bildiği gibi, bazı kanserler ve diğer hastalıklar kendi kemik iliğinizin kök hücrelerini kötü bir şekilde etkileyebilir ve böylece kemik iliğiniz sağlıklı kan hücreleri üretemez. Bu durumda kendi kök hücrelerinizin yerine eşit derecede, sağlıklı kan hücrelerine dönüşebilen, eşleşen bir donörün sağlıklı kök hücreleri ile değiştirildiği allojenik bir kemik iliği (veya kök hücre) transplantasyonu (nakli) gerekebilir.
Bununla birlikte bu tedavinin bir bedeli vardır: aldığınız kök hücreler donörün DNA'sına sahiptir ve bu durumda ürettiği beyaz kan hücreleri de olacaktır. Bilimin kimera olarak tanımladığı durumdasınız artık! Kimera, genetikte, en az iki farklı DNA kümesi içeren bir organizma veya doku, çoğu zaman birçok farklı zigotun (döllenmiş yumurta) füzyonundan kaynaklanır. Bu terim, kısmen aslan, kısmen keçi ve kısmen ejderha olan, ateş püskürten bir canavar olan Yunan mitolojisindeki Chimera’dan türetilmiştir.
Ancak, bilim insanları şaşırtıcı bir durumla daha karşılaştı. Araştırmacılar, Amerika Birleşik Devletleri Nevada Eyaleti’nde Washoe County Şerifi bürosunda görevli, kemik iliği nakli olan Chris Long’un yalnızca kanında değil, dudak ve yanak içi epitel dokusu örneklerinde kendisinin yanı sıra donörün DNA'sını da tespit etti. Uzmanları daha fazla şaşırtan diğer bir durum ise hastadan alınan sperm örneklerinin DNA’sının tamamının donöre ait olması oldu.
Anchorage'daki Alaska Eyaleti Bilimsel Suç Tespit Laboratuvarı'ndaki Abirami Chidambaram'a göre, ceza davalarında da benzer sorunlarla karşılaşıldı. Ciddi bir cinsel saldırı sonucu, olay yerinde sperm toplandı ve DNA, veritabanındaki bilinen bir suçlunun spermiyle eşleşti. Ancak bir sorunla karşılaşıldı. Olay yerindeki sperm DNA’ları ile DNA’sı uyuşan suçlu, saldırı sırasında hapisteydi. Bu esnada diğer bir soruşturma, mahkumun yıllar önce kardeşinden bir kemik iliği nakli aldığını buldu. İlk test aslında kardeşinin DNA'sını bulmuştu. Yani asıl suçlu, olay esnasında hapishanede olan kişinin zamanında ilik donörü olan kardeşiydi.
Bütün bu anlatılanların üstüne akıllara gelen bir soru var: “Eğer nakil sonucunda donörden alınan ilikle birlikte sperm DNA’sı değişiyorsa, nakil yapılan hastanın gelecekte dünyaya gelecek olan çocuğu donörün DNA’sını mı taşımış olacak?” Aslında bu aşamada bu sorunun cevabını bilmek pek mümkün görünmüyor çünkü Long, ikinci çocuğu olduktan sonra vazektomi (erkeklerde duktus deferensler bağlanarak spermlerin boşalmasını önleme işlemi) yaptırmış. Uzmanlar bu durumun mümkün olmadığını, zaten aslında kemik iliği gibi nakillerde sperm DNA’sının değişmemesi gerektiğini belirtiyor.
Kaynaklar ve İleri Okuma
Comments